Sonsuzluğun Sınırında Yalnız Bir Adam: Cantor
“je le vois, mais je ne le crois pas” Cantor, sonsuzların karşılaştırılmasıyla ilgili deprem yaratan ispatını yaptığında, dostu Dedekind’e tam olarak böyle yazmıştı. “Görüyorum ama inanamıyorum!” Dünyanın geri kalanını inandırması daha da güç olacaktı. Zira Cantor gerçekten de tehlikeli bir gerçekle uğraşıyordu. Sonsuzlukla! Peki bu noktaya nasıl gelmişti? 1845 yılında St. Petersburg’da doğan bu mütevazı adam Zürih Politekniğini iyi bir dereceyle bitirdi ve ardından dönemin en saygın matematikçilerinin çalıştığı Berlin Üniversitesi’nde Matematik öğrenimini yine dereceyle tamamladı. Üzerinde Gauss’un da çalışma yapıp yarım bıraktığı bir trigonometrik dizi açılımının ispatını başarıyla yaparak matematik dünyasında adını duyurdu. 1871 ve 1872 yıllarında Sayı teorisiyle ilgili iki makalesi daha en saygın matematik dergilerinden Crelle’s Journal’de yayımlandı. Her şey yolunda gidiyordu. Ve artık zamanı gelmişti… Çocukluğundan beri ruhunu ke...
Yorumlar
Yorum Gönder